Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, gençlerin bir kısmının yetiştikleri alanda iş bulamadıkları için başka ülkelere çalışmaya gittiğini belirterek, “Beyin göçünü beyin gücüne çevirmemiz gerekiyor.” dedi.

Ardıç, Odanın nisan ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına girerken, ülkenin kalkınma hedeflerine ulaşması için yapılacak çok iş olduğunu söyledi.

Toplum refahını artıracak bir büyümenin hedeflenmesi gerektiğine işaret eden Ardıç, bunun, daha nitelikli, istihdam yaratan, çağın gereklerini karşılayan bir üretim yapısının tesis edilmesiyle mümkün olacağını dile getirdi. Ardıç, ülkenin ekonomik ve sosyal olarak zor bir dönemden geçtiğine dikkati çekerek şu değerlendirmede bulundu:

“Aylık enflasyon 51 aydır artıyor”

“Şu an ekonomideki en büyük problemimiz olan enflasyon halen oldukça yüksek seviyede. Yıllık enflasyon baz etkisiyle düşme eğiliminde olsa da aylık enflasyon 51 aydır artıyor. Yüksek enflasyon ortamında tüketim harcamaları artarken ithalat da çok yüksek düzeylerde gerçekleşiyor ve dış ticaret açığımız artıyor. Enflasyonun çözümü, güven veren ekonomi politikası ve beklentilerin etkin bir şekilde yönetilmesiyle mümkündür. Doğru zamanda doğru hamlelerle kararlı duruş bu sorunu çözecektir. Bu kalıcı çözüme bir an önce ulaşmamız gerekiyor.”

Cari açığın da sorun olmaya devam ettiğini söyleyen Ardıç, bu sorunun çözümü için ilk olarak tasarrufların artırılmasına ve enflasyonun düşürülmesine odaklanılması gerektiğini ifade etti.

“Sanayi üretim verileri, üreticiler açısından zorlaşan koşulları yansıtıyor”

Ardıç, sanayi üretim verilerindeki gerilemenin üreticiler açısından zorlaşan koşulları yansıttığını belirterek, gayri safi sabit sermaye oluşumu ve makine-teçhizat yatırımlarının zayıf bir görünüm sergilediğini dile getirdi.

Ardıç, gençlerin bir kısmının yetiştikleri alanda iş bulamadıkları için başka ülkelere çalışmaya gittiklerini belirterek şunları kaydetti:

“Beyin göçünü beyin gücüne çevirmemiz gerekiyor. Günümüzde birtakım ülkeler diasporalarıyla, yani yurt dışındaki vatandaşları aracılığıyla kalkınmalarında ciddi farklar yaratmaya başladılar. Çin ve Hindistan gibi son yıllarda bilgi ve teknoloji yoğun mal ve hizmet üretiminde ön planda olan ülkeler Türkiye ekonomisi açısından bir örnek olabilir. Diaspora seçeneğinde, beyin göçünde farklı bir yaklaşım ortaya çıkmakta, fiziksel anlamda ülkelerini terk etmeksizin, fikirsel anlamda anavatanlarına katkı sağlamaktadırlar. Göç veren ülkelerin vatandaşları geriye dönmeseler bile yaşadıkları ülke ile kendi ülkeleri arasında ticaret, iş, teknoloji transferi, akademik işbirliği gibi çeşitli ağlar yoluyla katkılar yapacaklardır.”

(AA)